Yaşam

Parmaklarımızın Uzunlukları Neden Birbirinden Farklı? Eşit Olsaydı Taş Devrinde Bile Olabilirdik!

Ellerimiz ve parmaklarımız, milyonlarca yıl boyunca evrimleşerek bugünkü hâlini aldı. Elbette bu evrimleşme sürecinde neredeyse hiçbir şey tesadüf eseri ortaya çıkmadı. Parmaklarımızın uzunlukları da öyle.

Eğer parmaklarımız bu şekilde olmasaydı muhtemelen uygarlıkları bile kuramayıp diğer primatların seviyesinde kalırdık. Bizim için bu kadar önemli olan parmak uzunluklarının nasıl ve ne zaman birbirinden ayrıştığına bakalım.

Başparmağımız, bizi diğer primatlardan ayırdı.

İnsanlar olarak primatlara kıyasla küçük parmaklarımız ve avuç içimiz var ancak çok daha güçlü bir başparmağa sahibiz. Zaten en önemli özelliğimiz de bu. Evrimsel süreçte başparmağımız geliştikçe alet kullanmaya başladık, ince motor becerileri kazandık, duygusal ifade ve iletişimimiz arttı.

Günümüzdeki el formumuzun ilk olarak ne zaman ortaya çıktığı tam olarak belli değil fakat şimdiye kadar keşfedilmiş en eski kayıt, 1.5 milyon yıl önceye dayanma ihtimali olduğunu gösteriyor.

Ellerimiz daha eski zamanlarda şempanzelerinkine benziyordu.

Bizden milyonlarca yıl önce yaşayan atalarımızın elleri; uzun parmaklara, geniş avuca ve zayıf bir başparmağa sahipti. Ağaçlarda daldan dala sallanmak için uygundu yani. Ancak sopa tutmak, sallamak, sıkmak, kıstırmak gibi eylemleri yerine getirmek için yeterince güçlü ve hassas değildi.

Bu yüzden parmaklarımızın farklı uzunluklarda olmasının sebebine dair ilk teori, daha iyi aletler yapmak için daha iyi bir tutuşa ihtiyaç duymamıza dayanıyor. Hayatta kalmak için zamanla balta, satır gibi gelişmiş aletler ürettikçe parmaklarımızın da bu ince işçiliğe göre şekillendiği düşünülüyor.

Benzer bir teori, tutuş şekillerimizle ilgili.

Ellerimizle bir şeyleri fırlatmak ya da tutmak için parmaklarımızın farklı şekillerde evrimleşmesi ise bir başka teori. Avuç içimizin diğer primatlara göre küçük ve parmaklarımızın farklı uzunluklarda olması, nesneleri onlara göre daha iyi kavramamızı sağlıyor. 

Örneğin bir nesneyi başparmağımız ile diğer parmak uçlarımızın arasında kıstırabiliyoruz ya da tüm parmaklarımızı, başparmağımızın etrafında sarabiliyoruz. Bir baltayı kavramak için en iyi tutuş yöntemi de diyebiliriz.

Sırf yumruk yapmak için olmuş bile olabilir.

Sadece elimizi kullanarak yapabileceğimiz tek temel silahımız yumruk. Parmaklarımız, yumruk yaparken içeride herhangi bir boşluk oluşmadan kıvrılabiliyor. Bu da her bir parmağı oluşturan kemiklerin uzunlukları sonucunda ortaya çıkıyor. 

Başparmağımız ise bu yumruk sırasında sertliği arttırıyor. Eğer parmaklarımız eşit uzunluklarda olsaydı şu an yapabildiğimiz kadar kusursuz bir yumruk yapamazdık. Tüm bu teoriler birleşimi sonucu da parmaklarımız bugünkü şeklini almış olabilir elbette. Size en mantıklı gelen teori hangisi?

Kaynaklar: Gizmodo, American Museum of Natural History, Science ABC

İlginizi çekebilecek diğer içeriklerimiz:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort
Bayrampaşa Escort
Avcılar Escort
Hürriyet Escort
Fikirtepe Escort
Kaptanpaşa Escort
Yakacık Yeni Escort
Kazım Karabekir Escort
Ünalan Escort
Yalıköy Escort
Rami Cuma Escort
Malkoçoğlu Escort
Emirgan Escort
Durusu Escort
Cumhuriyet Escort
Mimar Sinan Escort
Akpınar Escort
Karamandere Escort
Koşuyolu Escort
Göllü Escort
Kavaklı Escort
Yenişehir Escort
Nişanca Escort
Rami Cuma Escort
Hacıahmet Escort
Değirmençayırı Escort
Esenyalı Escort
Aziz Mahmut Hüdayi Escort
İsmetpaşa Escort
Yeni Escort
Aşık Veysel Escort
Şahintepe Escort
Kirazlıtepe Escort
Gültepe Escort
Doğancılı Escort
Alibeyköy Escort
Koşuyolu Escort
Gülensu Escort
Levent Escort
İnönü Escort
Vişnezade Escort
Kazım Karabekir Escort
Fatih Escort
Hürriyet Escort
Değirmenköy Escort